“Halbuki şöyle candan, kardeş gibi bir arkadaşlığa dünyalar feda...”
Kızlarımıza:
Bir erkeğe karşı duyulan hissiyat ahlaksızdır,erkeklere kardeş gibi bakacaksınız,demek manasızdır,çünkü inanmazlar,inansalar bile erkeklere kardeşce bakamıyacakları, buna tabiatende imkân olmadığı için,içlerindeki bu en tabiî arzuları örtmek için,daha en masum yaşlarında riyakâr olmak mecburiyetinde kalırlar.
Hakikaten insan bazen öyle kendisine çok yakın arkadaşlar bulur, onlara çok kuvvetli bağlanır, iyi fakat sonra da nazlarını çekmek var. Yalnız artık...bu kimse, arkadaş değil, adeta kardeş gibi, hatta daha yakın.
"Şöyle candan, kardeş gibi bir arkadaşlığa dünyalar feda..."
Kaybolunca kapının anahtarı
Duvarla kardeş olur güzelim kapı.
İnsanlar, doğuştan eşittirler: kullukta, fanilikte eşitlik. Sonra, iman sayesinde yeni bir eşitlik kazanırlar, kardeş olurlar.
Karşımızda kuklalar değil, yaşayan insanlar var.
Beraber olmasak da anlıyoruz onları.
Bu kardeş kavgası kalbimizi parçalıyor.
Senin fikrin güzel kadından, çirkinden, iffetliden, orospudan, akıllıdan ve aptaldan bahseder. Benimki ise her kadında bir anne, bir kız kardeş ya da herhangi bir erkeğin kız evladını görür.
kem gözleriyle bir ayıya kardeş erkeklerden
sakındır sen kadınlarımızı
