Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Beşşar Esad, iktidarının ilk yıllarında öncelikle Suriye toplumunda demokratik düşünceyi ve siyasal çoğunluğu ortaya çıkarmaya yönelik kararlarla uygun siyasal ortamı oluşturmaya çalıştı. İlk olarak 2000 Kasım'ında Beşşar'ın emriyle 600 siyasi tutuklu serbest bırakıldı. Hemen ardından Şam'ın batısındaki Mazzeh Askeri Hapishanesi kapatıldı. Beşşar Esad'ın

devlet başkanlığı görevinin ilk on sekiz haftasında genel af yoluyla 700'den fazla siyasi mahkûm serbest bırakıldı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Hafız Esad, bu tasfiyeler dışında Avrupa'da yaşayan kardeşi Rıfat Esad konusunda da tedbir almayı ihmal etmedi. Öncelikle Rıfat, 1998 yılında Devlet Başkan Yardımcılığı görevinden alındı. 1999 yılının Ekim ayında Lazkiye'de, Rıfat Esad taraftarları ile Suriye ordu birlikleri arasında bir çatışma meydana geldi. Askeri birliklerin Lazkiye limanında düzenlediği bir

baskında pek çok Rıfat yandaşı tutuklandı ve öldürüldü. Böylece Rıfat'ın ülke içindeki en önemli kalesi büyük ölçüde zayıflatıldı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Hafız Esad öldüğünde ülke genelinde 500 bin istihbaratçı vardı ve bunlar Suriye halkının üzerinde rejimin kontrol ve baskı aracı olarak görev yapıyorlardı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

ABD yönetimi Suriye'yi terörizmi destekleme ve kitle imha silahlarına sahip olma yoluyla bölgesel güvenliği tehdit etmekle suçluyordu. Suriye Ordusu'nun Lübnan'daki varlığı ve Hizbullah ile ilişkileri ABD yönetimini İsrail'in güvenliği bağlamında rahatsız etmeye devam ederken Irak'taki Amerikan karşıtı direnişe Suriye'nin destek verdiği düşüncesi ise iki ülke

arasındaki gerilimi gittikçe tırmandırdı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Hafız Esad ve Beşşar Esad, fiziksel olarak birbirine oldukça benzese de gerek yetişme tarzları gerekse karakterleri açısından çok farklı lider tipleridir. Hafız Esad, Fransa'nın baskıcı manda yönetimi altında doğan ve Batılı ülkelerin emperyalist politikalarına karşı düşmanlık duyguları ile beslenerek büyüyen fakir bir köylü çocuğuydu ve iktidara gelmek için çok

çaba sarf edip birçok olumsuz faktöre karşı mücadeleler verdi. Beşşar ise bir devlet başkanının oğluydu, hayatı boyunca rahat bir yaşam sürdü, eğitimini Batı'da aldı ve uzman bir göz doktoru oldu. Baba Esad'ın siyasi bilinçaltında her zaman, Batılı ülkeler "emperyalist düşman" ve "öteki" olarak algılıyordu. Baba Esad yabancı dil bilmezken Beşşar çok iyi derecede

İngilizce ve Fransızca konuşmakta ve Batıyı çok yakından takip edebilmektedir. Yine askeri alt yapısından kaynaklanan sert ve otoriter liderlik özelliklerine sahip olan Hafız Esad'a göre Beşşar, kibar, ılımlı ve paylaşımcı tarzıyla ön plana çıkmaktadır. Suriyeli gazeteci Hüsnü Mahalli, Beşşar'ı babasından çok farklı, komplekssiz, rahat ve samimi bir insan olarak

tanımlıyor. Tabi ki yaşamları ve karakterleri bu kadar farklı bu iki liderin dünyayı algılayış biçimleri ve beklentileri oldukça farklılık içermektedir.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Totaliter rejimlerde herkes devlet içindedir; dışında ve karşısında bir yerde düşünmek mümkün değildir.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Suriye'de 1960'ların başından itibaren Baas'ın sosyalist ekonomi politikalarının tesiriyle devletin ekonomi üzerinde etkinliğinin fazla olduğu karma ekonomik bir sistem benimsedi. Bankacılık, sigorta ve sanayi gibi önemli sektörler 1960'larda kamulaştırıldı. Özel kesimin etkinlik gösterdiği tarım, perakende ticaret ve belirli hafif sanayiler dışında ekonominin kilit

dallarının çoğu devletin kontrolündedir.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Baasçılar, sosyalist sistemle yönetilen, birleşik laik bir Arap toplumu kurmayı amaçlamaktaydı. Bu toplumda hangi dinden olursa olsun bütün Araplar eşit olacaktı. Baasçı Arabizm, laiklik ilkesi gereği dini ikincil konuma itmekle birlikte İslam dinini Arap ulusal kültürünün temel ve ayrılmaz bir parçası olarak görmekteydi.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Beşşar özellikle ordunun içindeki kendisine karşı potansiyel muhalefetten kaygı duyuyordu. İlk olarak Hafız Esad tarafından ordudaki bazı kıdemli subaylar emekli edildi ve etkili istihbarat şefleri atandı. Bunda amaç hem Beşşar'ın otoritesi altına girmek istemeyecek tecrübeli isimleri tasfiye etmek hem de Beşşar'a sadık genç isimlerden oluşan kadro oluşturmaktı. 1

Haziran 1998'de Sünni Genelkurmay Başkanı Hikmet Şihabi görevden alındı ve yerine Nusayri Ali Haydar getirildi. Hafız Esad'a yakınlığı ve bağlılıyla tanınan Şihabi, ordunun içinde etkili bir isimdi ve Esad sonrası dönemde Sünni kimliğini de kullanarak en önemli Devlet Başkanı adaylarından biri haline getirildi.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Esad, 1973 Anayasasıyla özel mülkiyeti güvence altına alarak özel girişimcilerin Suriye devletine güven duymasını ve sermaye birikimin sağlanması amaçlandı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Kapitalizmin ve Batı tarzı demokrasinin bireyselcilik üzerine kurulu olduğu düşünüldüğünde dünyevileşme ve bireyselleşmeyi gerçekleştiremeyen ülkelerde demokratik dönüşümün gerçekleşmesi oldukça zordur.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Hafız Esad, 1971, 1978, 1985 ve 1992 yıllarında nerdeyse %100'e yakın bir oy oranıyla devlet başkanı seçildi.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Beşşar'ın iktidara hazırlanması sürecindeki son hamle, Mart 2000 tarihinde 1987 yılından Suriye Başbakanı olan Mahmud El Zubi'nin istifa etmesi ve yerine Baas Partisi Merkez Komite üyesi olan Halep Valisi Muhammed Mustafa Miro'nun getirilmesi oldu. Zubi hükümetinin değiştirilme nedenleri arasında yolsuzlukla mücadele ve ekonomik liberalleşmede yeterince başarılı olamaması

gösterilse de asıl neden Beşşar'ın kendine sadık bir hükümet kurma isteğidir. Bununla birlikte istifa eden eski başbakan Zubi hakkında kaçakçılık ve yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle soruşturma başlatıldı ve ailesinin malvarlığına el konuldu. Bu suçlamalar karşısında Zubi intihar girişiminde bulundu.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Suriye'deki en önemli insan hakları sorunlarından biri de gözaltında kaybolma ve öldürülme suçudur. Beşşar döneminde dünya kamuoyuna yansıyan en önemli kaybolma olayı, Şeyh Maşuk Haznevi'nin 8 Mayıs 2005'te kaybolmasıdır. Kürt asıllı Şeyh Haznevi'den 22 gün içinde bir daha haber alınamadı. Suriye resmi makamları, 1 Haziran'da Haznevi'nin öldürüldüğünü

açıklarkan olayı da adli bir vaka olarak nitelendiriyordu. Hatta bir süre sonra Haznevi cinayetine karıştıklarını itiraf eden Muhammed Matar El Abdullah ve Yasin Matar El Hindi adlı iki kişinin yakalandığı açıklandı. Oysaki ülkedeki Kürt azınlık ve insan hakları savunucuları Şeyh Haznevi'nin öldürülmesinde devleti suçladı. Uluslararası Af Örgütü'ne göre de olaylar

devletin açıkladığından daha farklı gelişti. 8 Mayıs'ta Suriye askeri istihbarat görevlileri tarafından kaçırılan ve bilinmeyen bir yerde tutulan Haznevi, uzun süre işkenceye maruz kaldı ve 27 Mayıs'ta tedavi edilmek amacıyla Teşrin Askeri Hapisanesi'ne getirilmesinin ardından 30 Mayıs'ta öldü.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Yeni devlet burjuvazisinin toplumsal alanda genişlemeye başlaması, kentlerdeki esnaf sınıfının oluşturduğu geleneksel ticaret burjuvazisinin de çıkarlarını zedeledi ve bu durum İslami muhalefetin büyümesinin ekonomik alt yapısına katkı yaptı. Devlet imkânlarından ve teşviklerinden yeterince yararlanamadığını düşünen geleneksel ticaret burjuvazisi, Müslüman

Kardeşler örgütüne finansal ve moral destek verirken özellikle ülkenin kuzeyindeki Halep, Hama gibi büyük kentlerde örgütlenmelerine imkân sağladı.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Esad, yönetici elit sınıfı oluştururken kendisine sadakati ön plana çıkarsa da Sünni Müslümanların çoğunlukta olduğu bir toplumda azınlığın temsilcisi olarak kendi durumunu da meşrulaştırma gayreti içine girmiştir. Sünni çoğunluktan gelecek tepkileri hafifletmek, Nusayri azınlığa dayalı bir devlet yapılanmasına gitmediğini ve ulusal bir lider olduğunu kanıtlamak

için kabinede, orduda ve partideki elit sınıfa Sünni Müslümanlardan birçok isim dâhil etmiştir. Esad'ın tüm başbakanları, savunma bakanları ve dışişleri bakanları Sünni Müslümanlar arasından seçiliyordu.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Beşşar Suriye gibi kapalı bir rejimde çanak anten ve internetin serbestleşmesini ve ekonominin liberalleşmesini savunarak ülkesinin ve Orta Doğu bölgesinin standartlarında modernleşmenin öncü bir lider olabileceğini gösterdi.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

Hafız Esad, 13 Kasım 1970'de Salah Cedit yönetimine karşı askeri darbe yaparak iktidarı ele geçirdi ve 1971 yılında yapılan Baas Partisi'nin Ulusal Kongresi'nde ideolojik ve siyasi bir revizyona öncülük etti.

Yasin Atlıoğlu
Yasin Atlıoğlu

1970 yılında askeri darbeyle iktidarı ele geçiren Esad, kendi rejiminin meşruluğu ve sürekliliği için Baas adını ve teşkilatını yaygın ve planlı bir şekilde kullandı. Darbe sonrası Baas içinde kendisine tehdit olabilecek isimlerin bir kısmı tutuklanırken, bir kısmı da sürgüne gönderildi. Salah el-Din Bitar gibi yurtdışında olanlar ise suikast sonucu öldürüldü.

Esad, parti üzerindeki kontrolünün daha etkili olması için kendi taraftarlarını, özellikle de yaşlı ve saygın üyeleri Baas'ın kurumlarında kilit noktalara atadı.