Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman,
Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü.
Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman
Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı.
Yaşaran gözlerimde,güneş battığı zaman
Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.
Sen aklıma gelince her şeyler gülümserdi Ağaçlar şarkı söyler, rüzgâr tatlı eserdi.
Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman,
Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü.
Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman
Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı.
Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman
Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.
Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman, Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü. Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı. Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.
Sen aklıma gelince her şey gülümserdi. Ağaçlar şarkı söyler, rüzgar tatlı eserdi.
" Çocuklarınız, sizin çocuklarınız değildir.
Onlar, Hayat'ın kendine olan özleminin oğulları ve kızlarıdır.
Onlar sizin aracılığınızla oldular, ama sizden değil;
Ve sizle olsalar da, size ait değiller...
Onlara sevginizi verebilirsiniz ancak, düşüncelerinizi değil;
Çünkü onların kendi düşünceleri olacaktır...
Onların bedenleri için
bir yuva sunabilirsiniz, ama ruhları için değil;
Çünkü onların ruhları, yarın'ın evine mesken tutmuştur, sizin rüyalarınızda bile ziyaret edemeyeceğiniz...
Onlar gibi olmaya çalışabilirsiniz; ama onların sizin gibi olmaları için değil...
Çünkü hayat ne geri sarar, ne de dünde oyalanır...
Evliliğin, bir yuva kurmak ve bir hayatı paylaşmak için özgürlükten vazgeçmek olduğunu bilmiyor muydun ?
Bir yuva yaratamamışsan, mahallendeki en büyük eve sahip olman neye yarar?
Esat amcadan çok şey öğrendik. Örneğin paranın satın alamayacağı şeyleri "para ile ev alınacağını ama mutlu bir yuva alınamayacağını parayla kan alınacağını ama hayat alınamayacağını...