İnsanların çoğu, özgürlüğü gerçekten istemezler ; çünkü özgürlük, sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar.
Sigmund freud
"İnsanların değişip dönüşebilmesi mümkün. Çok büyük bir cesaret ve bencil olmamayı gerektirir ama yine de olabilir."
"Bir kitap okudum hayatım değişti tarzında bir kazanım elbette olamaz. Bu nitelik ömür boyu öğrencilik gerektirir ve ancak uyguladıkça gelişebilir."
Luis Izcovich:
...
Lacan'a göre sapkınlığın hususiyetini tanımlayan şey, Öteki'ne jouissance nesnesi sağlamaktır. Bu aşkı içerir ama sadece aşk yetmez. Jouissance'la özel bir ilişkide olmalıdır. Dolayısıyla bu, bir tür jouissance gerektirir çünkü aşkın kipi gerçek değildir. "Aşk telafi eder" derken aşkın gerçek olmadığını kastediyorum. Lacancı
olmayan psikanalizde aşk en önemli şey olarak düşünülür. Lacan için aşkın önemli olmadığını düşünüyorum. Onun için aşk değil arzu önemlidir.
Ve bir soru: Aç kalmak, açgözlü olmayı gerektirir mi?
Ve birde bitip tükenmek bitmeyen biriktirme arzusu,kendini garantiye alma hırsı bu duygular insanı biraz daha sekülerleştiriyor.Elimizin altındakiler arttıkça onları kontrol etmek de zorlaşıyor.Ve kontrol zorlaştıkça ruhumuz,zihnimiz bulanıyor.Çünkü ömrün büyük bir kısmı para biriktirme arzusuyla
geçirilirken,"servet odaklı" bu hayatın emeklilik dönemin de ise bitmek üzere olan hayatı kaybetme korkusu gün yüzüne çıkıyor.Bu korkuyu Alt etmek içinse'ne de olsa dünyaya bir defa geldim' mantığıyla hareket edilerek her şeyin zevkini tatma telaşı devreye giriyor.
İşte islam, hiçbir vakit benimsemeyeceği bu hayat tarzını terbiye edip bir düzene sokuyor.Çünkü
İslam da biriktirmek değil servete işlevsellik kazandırmak vardır.Elbette çalışmak ibadettir ama kast edilen bütün zamanları dünyaya hasretmek değildir.
İnsanların çoğu özgürlüğü gerçekten istemezler. Çünkü özgürlük sorumluluk gerektirir ve insanların çoğu da bundan korkar. Freud
normal şartlar altında her insan hayatında minimum düzeyde acı, elem, keder, sıkıntı, meşakkat; maksimum düzeyde haz, mutluluk,tat, huzur ve sağlık beklentisi içinde yaşar. bunun tek istisnası mazoşist kişilik bozukluğuna sahip olanlardır sanırım. zira acı çekmekten hoşlanmak nasıl bir ruh hali gerektirir bilemiyorum.