Didem Madak
Didem Madak

Hayata söyleyin bundan sonra gitsin
Anlamını masallarda arasın...

Didem Madak
Didem Madak

"Camdan pabuçlarım kırık,
Prens de bulamaz beni artık.
Hayata söyleyin bundan sonra gitsin,
Anlamını masallarda arasın.. "

Icchokas Meras
Icchokas Meras

Yalnızca ölülere anıt dikilmez.
Kimi zaman yaşayanlara da dikilmesi gerekir. Yaşayanlar arasında en hayat dolu olana.
Yoksa, söyleyin bana:
Neyin üstünde durur dünya? Hala...

M. Ali Seyhan
M. Ali Seyhan

Kendinizde biraz gevşeklik ve kalbinizde biraz sarsıntı, hatta heyecansızlık hisseder etmez hemen ona koşup, "Bana bir şeyler anlat!" deyin ve derdinizi söyleyin ve hiç şüpheniz olmasın ki, böyle bir dost sizi elinizden tutacak, hayatın çeşitli girdap ve labirentlerinden geçirecek ve yeniden aydınlık iklime kavuşturacaktır.

Yıldız Kenter
Yıldız Kenter

(Antigone)
Mutluluk...Nasıl olacak benim mutluluğum? Nasıl mutlu olacak küçük Antigone? Hissesine düşen mutluluk lokmasını dişleriyle koparabilmesi için, ne sefaletler çekmesi gerekecek? Söyleyin kimlere yalan söylemesi, kimlerin yüzüne gülmesi, kendini kimlere satması gerekecek, kimlerin ölmesine razı olacak...

Burak Sakçı
Burak Sakçı

Diğer engelli dostlarıma tavsiyem, sizler korkmayın açılın ve söyleyin inanın bir şey kaybetmezsiniz.
Ki zaten ortada kazanılmış bir şey de yok. Aksine belki de kazanan siz olacaksınız.

Burak Sakçı
Burak Sakçı

"Yürümek” Rabbim'in insanoğluna vermiş olduğu
büyük bir nimet...
Sahip olduğunuz değerleri düşünün ve her zaman
Allah'a şükredin...


Çoğu engelli bireyin hayalidir gezip dolaşmak. Çekindikleri içim dışarı çıkmayıp dört tarafı çevrili odanın camındandan bakmak dışında bir şey yapamıyorlar.
Acımayın bizlere acımayın ki

görün neler başarabiliyoruz. Bizlere imkanlar sunun her yeri engelli bireyler için dizayn edin. Bizlerin kendi atalarımızın üzerinde durabilmemizi sağlayın.




Rahmetli Neşet Ertaş'ın da dediği gibi, “Bizler sevmekle yükümlüyüz. Kavuşmak mı? Onu Allah bilir” Sen uğraş çabala, gerisini Allah'a bırak...


Ne bileyim, şöyle beni

anlayan, gönlü yüreği güzel
biri çıkıp elimden tutsa, sanki her şey daha iyi olacak, daha güçlü olacağım gibi geliyor.

Düşündüğümde bana değer veren, beni seven
onlarca insan var.
Ne mutlu bana ki, gönüllerini fethedebilmişim..


Kendi ayaklarımın üstünde durana dek kimseyi hayatıma almayacaktım. Düşününce de kötü

günümde yanımda olmayanın iyi günümde ne işi var diyorum.


Diğer engelli dostlarıma tavsiyem, sizler korkmayın açılın ve söyleyin inanın bir şey kaybetmezsiniz.
Ki zaten ortada kazanılmış bir şey de yok. Aksine belki de kazanan siz olacaksınız.


Tekerlekli sandalyeye mahkum olan bir abimin bir arkadaşımın hiçbir engeli ve

rahatsızlığı bulunmayan ablasına karşı olan duygularını tatlı bir dille söylediğine ve ona açıldığına şahit oldum.
Kız; “Sen kimsin? Git bir aynaya bak neyine güveniyorsun?” dedi. Bu durum gerçekten hiç hoş değildi. İnanın, küfür etse" küfür etse daha az yara açardı.



"Aslında biz her hastada aşama kaydedeceğimize inanırız. Ama o

aşamanın nereye geleceğini kestiremeyiz. Dolayısıyla diğer hastalara, Her zaman kendinize güvenin. Yapacağınıza inanın ve yapabileceğinizin en iyisini yapmaya çalışın diyoruz. hastanın fizyolojik ve anatomik durumu buna müsaitse, zaten arkası geliyor."
-Fzt. Melike Canan Gelerli


"Ya tekerlekli sandalyemde oturup hayatı seyredecektim ya da son umudumu

güneşe çevirip bir şekilde yürüyecektim..."
Ben ikincisini tercih ettim.


Akülü sandalyem olması bana o günlerde özgürlüğüme kavuştuğum hissini veriyordu.

Maurice Daumas
Maurice Daumas

Yalvarırım söyleyin bana, neden bunca yazar eserlerinde kadınları kötülüyor? Neden böyle davranıyorlar? Sayenizde daha önce anlamıştım haksızlık ettiklerini. Doğaları yüzünden mi böyleler, yoksa nefret mi onlara bunu yaptırıyor? Bu nasıl olabilir?

-Christine De Pizan'dan alıntıdır.

Mert Tutucu
Mert Tutucu

Ben bir sokaktayım,
Bir balkondan diğerine gerilmiş iplerin üzerinde
Güneşi batırıyorum önümden
Ardıma dönüyorum ki gündüz.
Yine gündüz yine gündüz
Ve hep aynı gündüz oluyor engelleyemiyorum.
Hangi tepeye çıksam
Kendimi buluyorum kendimden önce
Tepenin ucunda durmuş denizi seyrediyorum.
Bütün çamurlarda ayak izim

Bütün yıldızlarda gözlerim var.
Bir adım uzağıma düşemiyorum.
Bütün savaşlarda kaçabilme ihtimali vardır
Ben kaçamıyorum,
Devriliyorum üzerime.

Şimdi söyleyin,
Hangi Leyla adam eder
Çölde yokuş tırmanan beni.
Tırmandıkça ayaklarıyla kazan mezarını
Kumdan bir duvar bırakan ardında ben,
Yüküyüm kendimin.

Söyleyin, söyleyin de kurtarın beni
Heybemdeki yükü
Nereye gömeyim?