Düşünmek savaşmaktır.
Bir nesil uğruna,
bir millet uğruna,
bir medeniyet uğruna savaşmak.
Düşünmek savaşmaktır.
Bir nesil uğruna,
bir millet uğruna,
bir medeniyet uğruna savaşmak.
Talebe perişan. Dilini unutan bir nesil yabancı bir dili nasıl sevsin?..
İstedikleri: Kitaba ve düşünceye düşman bir nesil yetiştirmek.
Uçakların icadı Zweig'ın neslini çok heyecanlandırmış, dünyada savaşların sonunun geldiğine inandırmıştı. Uçaklar havadan uçtuğuna göre sınır falan tanımazdı ki. Dolayısıyla sınırlar yok olacak, barış gelecekti.
Ama o nesil birkaç yıl sonra uçakların gökten bomba yağdırarak Avrupa'yı yıktığını görmenin şokunu yaşamıştı.
Çanakkale muharebelerinde; 250 bin civarında asker şehid verilmiş, Sultan Hamid devrinde yetiştirilen kültür bakımından çok yüksek bir nesil burada erimiştir.
Bir çok insan hikayeleri hiç hatırlanmadan gelir ve giderler. Denir ki; Geride bıraktıkları hatırlamaya devam ettikçe, aslında o insanlar arasında yaşamaya devam eder. Ama bir kaç nesil sonra doğal olarak arkalarında ne kadar miras bıraktığına bakılmaksızın bu insanlar tamamıyla unutulur. Bu acı bir gerçektir. Fakat bazıları için en iyi şey unutulmaktır.
Yıkılan kaleleri, kırılan kalpleri, atılan köprüleri, kazınan kitabeleri, mahkum edilen itibarları, vurulan prangaları, birbirine düşman edilen kavimleri, çalınan imanları, nefret kokan kanunları, hak ve halk düşmanı amirleri, milletine ve memleketine ecnebi münevverleri gayet iyi bilen bir nesil var bugün!
