Amerika'nın keşfi, coğrafya ve denizcilik bilimi açısından çığır açıcı olan ve Joseph-Toussaint Reinaud'nun 150 yıl önce dile getirdiği gibi, Müslümanların İber Yarımadasındaki uzun süren varlıkları olmadan, onların geliştirdikleri denizcilik ve coğrafi bilgiler olmaksızın düşünülemeyecek bir başarıydı.
Diyor ki: "Eğer İslam, bilimi; bilim olarak teşvik etmeyip de, bilimin insan hayatına menfaati bakımından veya başka bakımlardan teşvik etmiş olsaydı bu, bilimlerin İslam dünyasında bu kadar gelişmiş olmasına kafi gelmezdi." Yani diyor ki İslam, bilimi bilim olarak tanımıştır.
Müslümanlar Neden Geriledi?
Bu bir tarihi meseledir. Yani medeniyetler ebedi olarak yaşamıyorlar. Bir takım tarihi hadiseler geliyor, öncekilere son veriyorlar.
Yunanlılar vardı, Yunanların yerine Bizanslılar onların bilgilerini taşıyorlardı.
9. yüzyılda mesela Bizanslılar Yunanca'yı
çok iyi bildikleri halde eski Yunanlardan kalma olan kitaplardan
neticeler çıkaramıyorlardı.
Müslümanlar geliyorlar ...Yunanca'yı bilmedikleri halde halifeleri, Istanbul'dan ve başka yerlerden Yunanca kitapları taşıyor, Bagdat'ta tercüme ettiriyor ve bu şekilde tercümelere dayanarak Müslümanlar Bizanslılardan
daha çok neticeye varıyorlar ve onları geçiyorlar.
Öbür taraftan Bizanslılar hayali şeyler içerisinde
uyuyorlar. Uyuyorlar kelimesiyle
şunu kastediyorum: 10. yüzyıldan itibaren Bizanslılar Müslümanlardan bilimleri alıyorlar, tercüme ediyorlar Yunanca'ya... Ancak ne diyorlar biliyor musunuz? Müslümanların yeni şeyler keşfettiklerinin farkında bile olmadan, umursamadan: "Bunlar hala bizim, Yunanlıların bilimleri" Böyle bir rüya içerisinde ta 13., 14. asra kadar geliyorlar ve
1453'te Istanbul'u kaybediyorlar. Bunlar tarihi şartlar.
Şu kadarını söyleyeyim bizde umumiyetle Islam'ı din olarak bu geri kalmadan mesul tutarlar. Bunun tamamıyla tarihi bir hakikat olmadigini söylemeyi bir vazife telakki ediyorum. Buna inanıyorum.
Turan: Bunun altn çizmek gerekiyor.
Sezgin: Evet ...Franz Rosenthal diyor ki:
Eğer İslam dini,
bilimi sadece bilim olarak, bilim aşkı olarak himaye etmemiş olsaydı ve sadece onun faydacı tarafı bakımından
bilimleri tutmuş olsaydı bilimler bu kadar süratli ve bu kadar geniş şekilde gerçekleşmezdi".
"Eğer İslam, bilimi; bilim olarak teşvik etmeyip de, bilimin insan hayatına menfaati bakımından veya başka bakımlardan teşvik etmiş olsaydı bu, bilimlerin İslam dünyasında bu kadar gelişmiş olmasına kafi gelmezdi."
Franz Rosenthal(yahudi)
Yani diyor ki İslam, bilimi bilim olarak tanımıştır.
" Eğer İslam dini, bilimi sadece bilim olarak , bilim aşkı olarak himaye etmemiş olsaydı ve sadece onun faydacı tarafı bakımından bilimleri tutmuş olsaydı bilimler bu kadar süratli ve bu kadar geniş şekilde gerçekleşmezdi.
Franz Rosenthal