Bir türlü kendine ve insanlara gözlerini açarak bakamayacak mısın?
.
".Ömrünün sonuna kadar dövünsen bu hayatın cefası tükenmez;
Kendine etmiş olursun.."
.
“Hayat bir tesadüfler silsilesi imiş, ala! Fakat tesadüfün de kendine göre bir mantığı olmalı değil mi ya?”
"İnsan alıştığı, güzel bulduğu, kendine yakın bulduğu yerlerden ayrılırken sanki vücudunun bir kısmını orada bırakıyormuş gibi üzülür."
Geçen gün Ceza Reisi bir kitap verdi.Şöyle karıştırdım.Derin bir şey.İsmi Âmak-ı Hayal,
senin anlayacağın, hayalin dibi. Orda yazıyor:
Bir gün Yüce ALLAH peygamberleri
çağırıp sormuş, SAADET NEDİR? demiş.
Her biri kendilerine göre cevap vermişler.
MUSA :Arzı Mev'uda gitmektir; İSA:
Bir yanağına vurana öteki yanağını
uzatmaktır; Buda: Hayatta hiçbir arzusu olmamaktır,
yollu şeyler söylemiş.
Sıra bizim Hazreti Muhammed (s.a.v)
gelince:
"Hayatı olduğu gibi kabul etmektir." demiş.
Ne doğru söz! Hayatı olduğu kabul
etmeli ve ona birşey ilave etmeli,
ne de ondan bir şey eksitmeli...
Bazı şeyler vardır canımızı sıkar;
Bu neden böyle? "Böyle şeyleri dünyadan kaldırmalı!"
deriz.
Bazı şeyler de mevcut değildir.
İçimizden bunların olmasını ister, hatta bu uğurda çalışırız.
İkisi de saçma ve faydasızdır.
(İnsan dediğin mahluk hiçbir şeyi değiştiremez)
//Bunun için gönlünün rahat olmasını istersen,
gördüğün
fenalıkların bile bir hikmeti olduğunu düşün ve yeryüzünde olmayan
iyilikleri oraya getirme sevdasına kapılma.//
Sonra en mühimi: Kendi halinden şikâyet
etmeye alıştırma!
"Ömrünün sonuna kadar dövünsen bu hayatın
cefası tükenmez:
Kendine etmiş olursun"
Nefis bu,isteyince hayvan da olsa kendine hükmedemiyor.