Erkeklerin öyle bir bakışları, öyle bir gülüşleri, ellerini kaldırışları hulâsa kadınlara öyle bir muamele edişleri var ki... Kendilerine ne kadar fazla ve ne kadar aptalca güvendiklerini fark etmemek için kör olmak lazım...
Herhangi bir şekilde reddedildiği zaman düştükleri şaşkınlığı görmek, küstahça gururlarını anlamak icin kâfidir.
Bir insanın bütün varlığıyla, karmakarışık ruhu, esrarı, çözülmemiş vücudu, arzuları, itiyatları, ihtirasları, hülasa her şeyiyle size teslim olması, size iltihak etmesi ne muazzam bir şeydir!
Dünyanın bu en harikulade hadisesi karşısında kimse hareket ihtiyarına malik değildir. Buna hakkı yoktur.
"Ben garip bir kadınım... Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız... Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır... Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum..."
"Ben böyleyim işte!" dedi. "Ben garip bir kadınım.. Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız.. Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır. Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum.."
"Dünyada sizden, yani bütün erkeklerden niçin bu kadar nefret ediyorum biliyor musunuz? Sırf böyle en tabii haklarıymış gibi insandan birçok şey istedikleri için.. Beni yanlış anlamayın, bu taleplerin muhakkak söz haline gelmesi şart değil.. Erkeklerin öyle bir bakışları, öyle bir gülüşleri, ellerini kaldırışları, hülasa kadınlara öyle bir muamele edişleri var
ki.. Kendilerine ne kadar aptalca güvendiklerini fark etmemek için kör olmak lazım.
...
Kendilerini daima bir avcı, bizi zavallı bir av olarak düşünmekten asla vazgeçmiyorlar. Bizim vazifemiz sadece tabi olmak, itaat etmek, istenilen şeyleri vermek.. Biz isteyemeyiz, kendiliğimizden bir şey veremeyiz.. Ben bu ahmakça ve küstahça erkek gururundan tiksiniyorum. Anlıyor
musunuz?"
Erkeklerin öyle bir bakışları, öyle bir gülüşleri, ellerini kaldırışları, hülasa kadınlara öyle bir muamele edişleri var ki.. kendilerine ne kadar fazla ve ne kadar aptalca güvendiklerini farketmemek için kör olmak lazım.
Ben böyleyim işte!” dedi. “Ben garip bir kadınım… Benimle ahbaplık etmek isterseniz birçok şeylere tahammüle mecbur kalacaksınız… Çok manasız kaprislerim, birbirine uymaz saatlerim vardır… Hülasa arkadaş olduğum kimseler için pek müziç ve anlaşılmaz bir mahlukum…”
Sonra kendini bu kadar fenaladığına kızmış gibi keskin, adeta kaba bir sesle ilave
etti:
“Ama keyfiniz isterse… Kimseye ihtiyacım yok… Kimseye minnettar olmak, kimsenin dostluğunu, lütfunu istemek niyetinde değilim… İsterseniz…” ”