Ayasofya, Bizans mimarisinde harç maddesi ile tuğlanın kullanılması, kubbe- kemer tekniğinin ilerlemesi ve kare mekân üzerine kubbe oturtmak sanatının gelişmesini gösteren eser olması bakımından da önemlidir.
İkonklast (ikona kırıcılık) akımlar sonunda, İtalya hariç hemen bütün Bizans ülkesinde resim düşmanlığı yüzünden sayısız mozaik, resim, fresko ve ikonalar tahrip olmuş ya da tamamen yok edilmiştir.
Aşıkpaşazade, Osmangazi ile oğlu Orhan Gazi'nin birbirlerine yakın iki Bizans kilisesine gömüldüklerini yazar. Ne var ki her iki yapı da 1852 depreminde yıkıldığından bu iki türbe şimdiki görünüşleri ile eski temelleri üzerine yapılmıştır.
Madara'da Mirco kardeşlerden Stoyco Mirço, Komùnist Portisi: Georgi Mircey de llımlı Sosyalist Parti başkanıydı. Ikisinin nasıl anlaştıklarını, ya da hangi konularda anlaşamadıklarını bilmiyorum. Ama babam küçük kardeşin partisindendi. Sık sık evimize gelen Georgi iyi Türkçe biliyordu. Babamla uzun uzun tartışırlardı. arada konuşmalarına kulak kabarttığım oluyordu
benim de
Bir gün Georgi :
Olmaz İsmail Ağa, dedi, sizde bu işler yürümez Sonra da Stalin'in Türk politikacıları için söylediği sözlere geçti. Bir yerde mi okumuş. birilerinden mi duymuş iyi anımsayamıyorum.
Şöyle diyesiymiş Stalin sözde:
Türkiye'de bir komünist düzen kurulmasını hiçbir zaman istemiyeceğiz. Çünkü orada
Bizans oyunlarıyla yetişmiş öylesine küçük, öylesine yozlaşmış politikacılar vardır ki, gerçekleşecek komünist iktidarı da iki yıla varmadan yozlaştırırlar. O zaman kapitalist dünyaya karşı sosyalizmi savunamaz duruma düşeriz. Derhal saldırılar başlar bize: «Geri kalmış ülkeler için tek kalkınma yolu diye göklere çıkardığınız düzen bu mu? İşte
Türkiye'de denediniz ne oldu? Bu yüzden kapitalistlerin ağzına sakız vermeyi istemeyiz.
Şahid olan manasındadır. Her zaman hazır ve nazır,mahlukatın herşeyinin şahidi demektir. Şehid, şahid kelimesinin mübalağasıdır. Her hangi bir hadiseyi, yaşayan kişiyle birlikte gören,şahid olan anlamına gelir.
Bu isim oldukça geniş çerçevede açıklanması gereken isimlerden biridir. Şehadetin birinci parçası şahid olmak, ikincisi şehit olmaktır.
Halid bin Velid, Bizans komutanına şöyle der :
“ İşte size öyle bir orduyla geldim ki , sizin dünyayı sevdiğiniz kadar onlar ölümü, şehid olamayı sever. ”
Gözleri alçaklara takılan insanlar, hiç bir zaman yükseklere ulaşamazlar. Şahitlik ve şehitlik ; şerefsizliğe ve zillete karşı konulan ulvî bir tavırdır. Şehid ; ya şereflice yaşamak
veya şereflice ölmekten başka bir yol bilmez.
Ne vardı insanlar biraz daha ince fikirli, kendisi gibi hassas, azıcık duygulu, kendisini karşısındaki insanın yerine koyan, incitmemeye özen gösteren, hoşgörülü, Bizans oyunlarından arınmış bir tarz, dürüst ve güvenilir bir duruş sahibi, verdiği sözde durma gayreti olsa!
Acem, Bizans ve Cengiz mirasını yüklenmiş, ah!ak-ı asliye-i Osmaniyeden sapmıştık. AIlahlık davasına varan müstebit Sultanlar, tıpkı Kayserler gibi yanılmaz, Şehinşahlar gibi karşılarında ağız açılmaz farzediliyordu. Gökten inmiş sayılan Padişah, fiilen Tanrıya üstün tutula gelen bir yaratık saydırdı. Kısacası, kör, yıkıcı, sorumsuz bir istibdat ortalığı
kasıp kavuruyordu.
Yahudiliğin devlet dini olarak benimsenmesi Hazar Hakanliginin sadece bağımsızlığını değil aynı şekilde Bizans Imaparatorlugu ile Arap Halifeliğiyle denkliğini sağlaması konusunda önemli bir siyasi güven kazanması demekti ve Hazarları kendi çıkarlarına boysundurmak isteyen taraflardan her ikisine de bir cevap teşkil etmişti.
Hazarya'nın uluslararası öneminin arttığı dönemde deleon dini meselesi VIII.yuzyilin oldukça şiddetli siyasi konularından birisi haline gelmişti. Güçlü bir Hazar Devleti, bitiveyi birbiriyle savaşmaktan yorgun düşen Bizans ve Arap Halifeliği için aranan bir müttefikti. Her iki devlet de hakanla sıhri bağlarını geliştirmek suretiyle defalarca Hazarlarla dostane ilişkiler
kurmayı denemiş ve yine her ikisi de kendilerinden emin bir şekilde onları kendi dinlerine çekerek mevcut şartlara göre siyasi amaçları için kullanmaya teşebbüs etmişlerdi.