Arada bir sesini duymayı o kadar çok istiyorum ki. Kulaklarımın için de o heyecan dolu "seni çok seviyorum” diyen sesini. Ben senin sadece sesini duymaya bile razıyım.
Sevgisine beklediği tek karşılık yine sevgi idi.
Beni bıkmadan usanmadan dinleyecek birilerine ihtiyacım vardı.
Cumhuriyet devrimlerinin hâlâ tamamlanamadığı Türkiye'de yaşam çok zor, hem de herkes için.
Özlemekten, sevmekten hiç vazgeçmiyor.
İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Kabil midir bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki bir cismin yarısı toprağa bağlı kaldıkça, öteki yarısı göklere yükselebilsin?
"Kadınların insan Hakları" konusu, Cumhuriyetimizi kurarken 1920'lerde Mustafa Kemal'in gündemindeki öncelikli konu idi... Mustafa Kemal ülkemizin az gelişmişlikten kurtulma ya da çağdaşlaşma süreci içinde ilerlemesinin, iki cinsiyetin birlikte yol alması, devrimlerin birlikte geliştirilmesi ile mümkün olabileceğini ön görüyordu.