Murat Özsan
Murat Özsan

“O gün şunu anlamıştım; herkesin yaraları var ve sanırım hiç kimseninkinden içeri ışık sızmıyor! Ve de kimse yarasını kolay kolay gösteremiyor...”

Murat Özsan
Murat Özsan

"Fenerbahçe'm sen çok yaşaaaa! Canım feda olsun sanaaaa!..."
Stattaki çoğu Fenerbahçe formasıyla gelmiş kalabalığın heyecanını, gol pozisyonlarında üst üste yığılışlarını, eller arasında gerilen atkılarla söyledikleri marşları, tezahüratları ilgiyle izlerken, maçtan daha eğlenceli olduğunu düşünüyordum.Oturduğu koltukta durmadan kıpırdanan Fatih, arada

kolumu dürterek "Atacağız, atacağız. Takım çok iyi," diyor.

Murat Özsan
Murat Özsan

Hayatta en kötü şey nedir bilir misin, her şeyin en doğrusunu bildiğini sanmak. Onun karşısında yazgı bile çaresizdir.

Murat Özsan
Murat Özsan

“Hayat sürprizlerden mi hoşlanıyor yoksa rastlantılardan mı? Belki de arada yazı tura atıyordur.”

Murat Özsan
Murat Özsan

21 yaşındayım. Bazı duygular için genç, bazıları içinse gereğinden yaşlı, fakat kimseden daha istekli ya da cesur değilim. Anlayacağınız sıradan biriyim.

Murat Özsan
Murat Özsan

Aslında hepimizin kıramadığı kabukları yok mudur? Kabuğun içi kötü de olsa bildiğimiz, alıştığımız dünyadır. Dışarısı ise bilinmedik bir yer. Bilinmezlik tehlike demektir, tehlike de korkuyu getirir. O yüzden de kabuğumuzun ötesine adım atmaya cesaret edemeyiz.

Murat Özsan
Murat Özsan

-Herkesin, sınırlarını kendi çizme özgürlüğüne sahip olduğu bir hapishanesi vardır.
*Bazıları ömür boyu oradan çıkamıyor.
-Belki de çıkmak için yapmaları gereken sadece kapının kolunu çevirmektir.

Murat Özsan
Murat Özsan

İnsan neden felaketler kapısına dayanıncaya kadar hatalarını görmezden gelir ki? Geçmişe dönebilsem kararlarım daha farklı olurdu. Ama ya Tanrı kararları üstümüze zam gibi yapıştırıyorsa?..

Murat Özsan
Murat Özsan

İşin özü ne biliyor musun, çağlar boyunca insanlar kendilerini başka insanlardan korumak için duvarlar yapmış. Fakat ilginç olan, bir yandan kendisini korumaya çalışırken öte yandan da bütün gücüyle diğerinin yaptığı duvarların ötesini elde etmeye çalışmış. Yani duvarların hiçbir zaman iyi ile kötüyü ayırmak gibi bir derdi olmamış. (S:198-199)

Murat Özsan
Murat Özsan

“Bir insan sorularla doğar; yaşama, düşlere ve kendisine yönelik sorularla. Tüm sorular yalanın kapısını kolayca açarken, insanın kendisine açılan kapının kilidi paslı olduğundan hayat boyu kapalı kalır. Bazıları o pası eritmenin yolunun acı çekmek olduğuna inanır. Bazıları ise acının insanı erdemleştireceğini sanır. Hayır, acı bize erdem katmaz. Kuyusunda

boğdukça şekilsizleştirir, korkaklaştırır.”

Murat Özsan
Murat Özsan

“Dünyaya çiçek olarak gelmek isterdim; temiz ve masum. İnsan türüyle karşılaşınca... Hayır, insan hiçbir canlı türüyle karşılaştırılamayacak kadar karmaşık ve bozuk...”

Murat Özsan
Murat Özsan

“Hayatta her şey birbirine öylesine bağlı ki, ufak bir hamle gerçekten pek çok şeyi etkileyebiliyor, yanlış kararlar ne kadar yıkıcı sonuçlara yol açabiliyormuş. Hani bir kelebeğin kanat çırpması, dünyanın yarısını dolaşabilecek bir kasırganın oluşmasına neden olabilirmiş ya, aynen onun gibi...”

Murat Özsan
Murat Özsan

Keşke tüm sorunlar karahindiba çiçeğinin beyaz topçukları gibi, kuvvetlice üflediğimizde uçuşup gitseydi. (S:48)

Murat Özsan
Murat Özsan

“Aslında hepimizin kıramadığı kabukları yok mudur? Kabuğun içi kötü de olsa bildiğimiz, alıştığımız dünyadır. Dışarısı ise bilinmedik bir yer. Bilinmezlik tehlike demektir , tehlike de korkuyu getirir. O yüzden de kabuğumuzun ötesine adım atmaya cesaret edemeyiz.”

Murat Özsan
Murat Özsan

Yaralarla uyanacağımızı bilmiyorduk. Sevgilerin insanlara neler yaptırabileceğini, nice yıkımların altında da hiç beklenmedik sevgilerin yatabileceğini... Mutlulukları bir hiç uğruna kaybettiğimizi öğrendiğimizde suçlunun ve masumun kim olduğunu düşünecektik. Aslında hepsi sevgide buluşuyordu; mutluluk da, mutsuzluk da, suçluluk da, masumiyet de... O zaman kime

kızacaktık?

Murat Özsan
Murat Özsan

Herkesin birileriyle bitmek tükenmek bilmez bir hesaplaşması vardır. Bu aslında insan zihninin esas kavgayı önlemek veya ertelemek için bulduğu bir çözüm. Çünkü onu hallederse yöneleceği kişi kendisidir. Fakat insan kendisine yönelmedikçe de gerçeklerle yüzleşemez.

Murat Özsan
Murat Özsan

Beni sevdiğini kulağıma fısıldadığında sonbaharın tüm yaprakları yeşile boyandı.

Murat Özsan
Murat Özsan

Ruhumuzu dünyaya kapayınca üzerimize bulaşan kirin de görünmeyeceğini sanıyoruz.