Aslında o kadar önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki?
Bunu temel bir aydınlama hali olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı? İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir. Ve güzelliğe, aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak, hazır olmak gerekir. Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş, ayrılık pusuda bekler.
Madem öyle, başımıza gelen bu gibi tatsızlıklara bizi kendi bilinmeyenlerimizle yüzleştiren hayırlı felaketler gözüyle bakmamız gerekmez mi?"
“Ben evim, odam, kitaplarım neredeyse kendimi oralı hissederim; başka bir yere de ihtiyaç duymam. Ya bu insanın kendine bir dünya yaratabilme, kendini oyalayabilme yeteneği ile ilgili bir şey. Sıkılmak ne demekmiş ya? Sıkılmak için hiçbir zaman bir saniye vaktim olmadı benim. Ayrıca sıkılmak denen duygunun son derece lüks bir duygu olduğunu düşünüyorum bugünkü şartlar
altında.”
Nuri Bilge Ceylan / Kış Uykusu
+ İyi miydi araları? İyi geçinirler miydi yani ?
- Ha evet tabii. Tabii gayet iyi.. Neden ?
+ Bilmem öylesine sordum.
- Ufak tefek sorunları varmış gerçi ama yani her ailede olabilecek türden şeyler. Sadece bir gün kocasını başka bir kadınla yakalamış ama olayı büyütmemişler ; hemen affetmiş kadın.
+ KADINLAR BÖYLE ŞEYLERİ KOLAY KOLAY AFFETMEZLER
SAVCI BEY.
Bir Zamanlar Anadolu’da
Nuri Bilge Ceylan
Aynı anda duyulan bir tür yaş ve Noel sabahı heyecanı... Bence ne kaybettiğimizi bilmemiz mümkün değil. Sürekli bir şeyler kaybediyoruz, ve kaybederken sıklıkla, ne olduklarını bile unutuyoruz.
Aslında o kadar da önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki hemen?Bunu temel bir aydınlanma anı olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı ?İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir ve güzelliğe ve aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak ,hazır olmak gerekir.Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş,bir ayrılık pusuda
bekler.Madem öyle, o zaman başımıza gelen bu gibi tatsızlıklara,bizi kendi bilinmeyenlerimizle yüzleştiren hayırlı felaketler gözüyle bakmamız gerekmez mi?
“Aslında o kadar önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki? Bunu temel bir aydınlama hali olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı? İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir. Ve güzelliğe, aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak, hazır olmak gerekir. Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş, ayrılık pusuda bekler.
Madem öyle, başımıza gelen bu gibi tatsızlıklara bizi kendi bilinmeyenlerimizle yüzleştiren hayırlı felaketler gözüyle bakmamız gerekmez mi?” (Ahlat Ağacı)
"Aslında o kadar önemli biri olmadığımız ortaya çıktığında neden üzülüyoruz ki?
Bunu temel bir aydınlama hali olarak ele alabilsek daha iyi olmaz mı? İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir. Ve güzelliğe, aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak, hazır olmak gerekir. Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş, ayrılık pusuda
bekler. Madem öyle, başımıza gelen bu gibi tatsızlıklara bizi kendi bilinmeyenlerimizle yüzleştiren hayırlı felaketler gözüyle bakmamız gerekmez mi?"