Siyasal sistem için kurumsal ilke GÜÇTÜR. Ekonomik sistem için kurumsal ilke PARA'dır. Toplumsal sistem için kurumsal ilke SEVGİ'dir. Kültürel sistem için kurumsal ilke DEĞER'dir. Toplumsal kişilik için kurumsal ilke DÜRÜSTLÜK'tür.
Dostane ve samimi ilişkiler kendiliğinden ve duygusal olarak oluşmaz. Aksine emek, müzakere ve çaba sonucunda elde edilir.
"Aslında kadınların gücü hiçbir zaman erkeklerden daha az olmamıştır. Zira beşiği sallayan el kılıç sallayan elden hiç de az güçlü olmamıştır. Bu çerçevede Türkler arasında şu söz meşhurdur. 'Erkekler dünyayı, kadınlar da erkekleri yönetir.'"
1805 yılına kadar kadınlar İngiliz vatandaşı sayılmadılar. 1789 Fransız ihtilalinden sonra bile, 1938’e kadar Fransız Medeni Kanunu kadını; akıl hastası gibi kabul etmiş, çocukla bir tutmuş, onun hukuki ehliyetini kısıtlamıştır.
Planlı olarak gerçekleştirilen bütün sosyal değişme projeleri merkeze genelde kadını alırlar. Yani işe kadının sosyal statüsünü değiştirmekle başlarlar.
İslam, kızları diri diri toprağa gömen ve kız çocuğu haberi verilince yüzünü ekşiten bir Cahili gelenekten, “Cennet annelerin ayağı altındadır” anlayışına, algısına ve statüsüne geçiş yaşatmıştır.
