A. Şnurov
A. Şnurov

Türkiye’de feodalizm, Avrupa ülkeleri feodalizmine göre daha dirençli ve uzun ömürlü olmuştur.

A. Şnurov
A. Şnurov

Tarihin tekerrürü! Tıpkı bunun gibi, devrimin sonunda emekçi kitlelerinin sırtından iktidara gelmiş olan Jön Türk'ler de vaktiyle aynı şeyi yapmışlardı. Fakat ne oldu? Jön Türk'ler eninde sonunda Alman emperyalizminin uysal aracı haline geldiler. Polis hem grevcileri, hem de grev düzenleyebileceğin-den kuşkulandığı kimseleri tutukluyor. 1927 yılı Eylül ayında

İstanbul'da 20 işçi tutuklandı. «Tütün fabrikaları işçileri arasında grev çağrısı dağıtıldığı» iddia ediliyordu

A. Şnurov
A. Şnurov

Kemalizm işçi katliamı

Kemalistlerin yabancı sermayeye verdikleri ödünler gösteriyor (örneğin, Avrupa kapitalistlerine eski borçların altınla ödenmesinin kabulü gibi).Mücadele daha keskin bir hal almaya başlayınca, Kemalistler kendi sınıfından olan kardeşleriniyani yabancı kapitalistleri işçilere karşı desteklemekten geri kalmazlar! Örneğin,

Adana-Nusaybindemiryolundaki olaylar bunu apaçık göstermektedir. Bir Fransız kumpanyasına ait olan bu hattaçıkan grevde, polis, silahsız grevcileri tam anlamıyla kurşuna dizdi.

A. Şnurov
A. Şnurov

Emperyalistler ufaktefek ödünler vermeye başlayınca, Kemalistler hemen Fransa, İtalya, İngiltere ve diğer ülkeler burjuvazisiyle anlaşmalar imza etmekte gecikmediler. Kemalistlerin korkusu şuydu: Savaş devamederse, emekçi kitleleri yabancı sömürücülere karşı mücadeleyle yetinmeyip, kendi yurttaşı olansömürücülere karşı da savaşa girişebilirdi. Böylece bir süre daha

demiryolları, fabrikalar, madenocakları vb. yabancıların elinde kaldı. Avrupa'nın büyük banka ve firmaları bugün bile Türkiye'dedilediği biçimde çalışmaktadır.

A. Şnurov
A. Şnurov

KOMÜNTER KEMALİZM ÜZERİNE

--TÜRKİYE'NİN SINIFSAL SENDİKALARINI KORUYALIM

«Dünya ülkeleri işçilerine! «Yoldaşlar! «Bütün Türkiye'yi içine alan sendikalar birliği örgütü Amele Teali, Kemal Paşa'nınsözde «milli-devrimci» hükümetinin emriyle dağıtıldı. Aktif üyeleri tutuklandı, örgüt binasıyağma edildi. Amele Teali'nin tek kusuru, sefalet

ve yoksulluktan inim inim inleyen Türkiyeişçi kitlelerini örgütleyen bir merkez olarak kurulmuş olmasıdır. «Halk Partisi Hükümeti (Kemalistler) uzun zamandan beri sendikayı ele geçiripfaşist bir örgüt haline getirmeye çalıştılar. Fakat ne çarlık zamanının milli istihbarat şefiZubatov'un kullandığı yöntemler, ne rüşvet, ne baskı, işçi yığınlarının

kendiliğinden sınıfsalsendika örgütlerine karşı sevgi ve eğilimim zayıflatamadı. Parlamento seçiminde HalkPartisi yeniden iktidara geldikten ve Kemal Paşa'nın beş gün süren Türk demokrasisininbaşarısını' öven demecinden sonra, işçi sendikalarının ılımlı merkezi yağma ediliyor. İşte,bütün dünyada burjuva demokratlarının sözleri ve işte işleri. «Amele Teali

her ne kadar Komintern üyesi değilse de, yine de Türk

«Narodniklerinin» bu yeni olumsuz davranışı karşısında yönetim kurulumuz duyduğuhiddeti ve öte yandan da Türkiye'de ağır bir baskı altında olan işçi kitlesine karşı derin sevgive saygısını ifade eder. «Komintern'in yönetim kurulu, dünya işçilerini Türkiye sınıfsal birliklerinin yağmaedilmesine

karşı protestoya davet ederken, Kemalistlerin yağma yöntemlerine,bozgunculuklarına ve işçi sınıfını faşist usulleriyle yozlaştırma girişimlerine karşımücadeleye ve Türkiye işçi sınıfına yardıma çağırıyor! «Kemalistler, Türkiye'de işçi kitlelerini zorbalıkla milli burjuvaziye bağlamak istiyor,kendine bağlı sendikalar kurup sınıfsal işçi hareketinin kökünü

kazıyor. Fakat bütün bu «işçiörgütlerini kendilerini sömürenlerin boyunduruğu altına sokma» planları, Türkiye proletaryasının şiddetle karşı koyması ile çarpışarak bozulacaktır ve Türkiye proletaryasıbütün dünya işçilerinin yardımıyla Kemalist himayesinden kurtularak kendi sınıfsal örgütlerini kuracak ve sömürenlerin baskısından da kurtulmak için azimli

bir mücadeleye girişecektir.

ŞNUROV...

A. Şnurov
A. Şnurov

Lenin Jöntürk devrimini proleter nitelikte olmayan devrimlerden saymıştır.

A. Şnurov
A. Şnurov

Türkiye’de meta-para ilişkilerinin ve mülkiyetin gelişmesiyle, ülke ekonomisindeki konumunun güçlenmesi Kemalist devrimden sonra farkedilir biçimde hızlanan bir ulusal burjuvazi göze çarpmaya başladı. Tüccar-tefeci sermayesi, giderek daha sık fabrika işletmelerine yatırıldı ve sanayi sermayesine yükseldi.

A. Şnurov
A. Şnurov

Kemalist hükümet de bir sürü tekeller kurdu: tütün işleme ve ihraç etme tekeli, şeker,gazyağı, kibrit, tuz, barut, iskambil kağıdı, liman işleri vb. Bu tekeller sayesinde hükümetin kendisi de müteşebbis bir tüccar haline geldi. Demiryollarıya devlet hazinesinden yahut da yabancı kapitalistler tarafından yapılıyor: bu yabancı kapitalistlere hükümet rahat çalışma

koşulları sağlamak zorundadır. Yabancı yatırımlarla çalışan şirketlerde de durum farklı değildir. Nitekim birçok Kemalist milletvekili ve devlet adamı, iktidardan yararlanarak, Birinci Dünya Savaşı sırasında yurttan kaçan Rum, Ermeni ve diğer yabancı uyruklulardan kalan kuruluşları ele geçirip, memurlukları sırasında bir yana koydukları paralarlaişletiyor ve yeni

yeni işletmeler kuruluyor. Eninde sonunda birçok Kemalist, çeşitli yabancı firmaların ortağı oluyor. Bu yabancı firmalar da, hükümet organları ile sıkı ilişkisi olan, isim sahibi memurlardan ve ortaklarından yararlanıyor

A. Şnurov
A. Şnurov

“Jön Türk devriminden sonra da Türkiye yarı-sömürge karakterini muhafaza ediyordu. Yani kapitalist ülkelerin, ham madde alıp, sanayi mamullerini sattıkları bir pazar durumundaydı. Politik bakımdan Türkiye bağımsız sayılıyordu. Fakat Türkiye, emperyalist ülkelerin elinde oyuncaktı. Bu yüzden Türkiye, ekonomik yönden aşırı derecede bağımlı bulunduğu Almanya

tarafından Birinci Dünya Savaşı’na itildi ve Almanya uğruna savaştı. Almanya savaşı kaybedince, Türkiye tam anlamıyla yağma edildi

A. Şnurov
A. Şnurov

Türkiye’nin ekonomik geri kalmışlığı, sanayinin zayıflığı ve kapitalist dünyaya bağımlılığı ticari sermayenin özellikle büyük liman kentlerindeki aracı ticaret sermayesinin büyük ölçüde gelişmesine yollamıştır. Türkiye burjuvazisi zayıftı ve ezici çoğunluğu başka milliyettendi.