Sabahattin Ali
Sabahattin Ali

Ama ne yapalım ki, doğru söyleyeni dokuz köyden kovuyorlar. Ve hakikatler, kolay kolay hazmedilmiyor.

Hamza Nuh Özer
Hamza Nuh Özer

"Ama devlete asker lazım, yolları yapacak adam lazım. Vergi lazım. Bu sebeple umutların beslenmesi lazım. Bana göre ise bir tek şeyi öğrenseler yeterli, nerdeyse tamamı köhneleşmiş bu yerde. Dünyayı görsünler. Neyi yaşadıklarını bilsinler, neyi yaşayamayacaklarını. Neden çoban ve çiftçi olmaları gerektiğini. Sadece birkaçı köyden çıkabilecek zaten, köyden

çıkmakla çıkmamak arasında bir fark olmadığını görsünler. Okumak bile sadece işlerini zorlaştıracak . Bir süre umutsuzca çırpınacak zeki olanları. Sonra mutsuz çobanlar olacaklar. İşte okumak bunu değiştirecek onlar için, mutlu ve mutsuz çobanlar. Taş devrinden maden devirlerine geçemeyecekler. "

Fikret Madaralı
Fikret Madaralı

Öğleye kadar kültür dersleri, öğleden sonra işlik çalışmaları: Marangozluk, demircilik, yapıcılık.. Köyden gelen, köyün sorunlarını bilen, onları çözebilecek bilgiler, becerilerle yetişen yeni bir öğretmen kuşağı..

Daha çalışmalarımızın başında, yasa boğuluyoruz. Büyük Atatürk'ün ölümü hepimizi sarsıyor. Günlerce yaşlı gözlerle girip

çıkıyoruz sınıflara.

Azman Dergisi
Azman Dergisi

Doğru söyleyeni 9 köyden kovmuyorlar artık. Adetlerimiz bile değişti ki o biçim oldu. Doğru söyleyeni ilk köyden kovuyorlar başka köye de almıyorlar.

Yusuf Kırtok
Yusuf Kırtok

Gülmek "SAFTIR" denme riskini
Ağlamak"DUYGUSAL"görünme riskini
Birine yaklaşmak "KENDİNİ KAPTIRMA"riskini
Sevdiğini söyleme"SEVİLENİ YİTİRME"riskini
Düşüncelerini söylemek"DOKUZ KÖYDEN KOVULMA" riskini
Umutlanmak"HAYAL KIRIKLIĞI" riskini
Sevmek"KARŞILIK GÖREMEME" riskini
göze almaktır.

Hakan Çelebi
Hakan Çelebi

"O an bunları düşünürken aklıma Zilan gelmişti. O zaman orada değildi. Ben de artık bu konudaki tüm ümitlerimi yitirmiştim. Zaten en baştan durum aynıydı. Ben hep çok uzak kalmıştım ona. Aramızdaki en büyük engel muhtemelen benim başka bir köyden olmamdı."

Oğuzhan Güneş
Oğuzhan Güneş

''Doğruya insanların kulakları hakikati duymaktan acı çektiği için doğru söyleyeni dokuz köyden kovuyorlar.''

Hüseyin Solgun
Hüseyin Solgun

Benim insan eli değmemiş bir kaya olma özlemim, tutkum bundan. Şimdi istesem de bizim köyden herhangi biri olamam.

Üzeyir İlbak
Üzeyir İlbak

Hiçbir din, köyden doğmamıştır. Hiçbir peygamber köylü değildir. Dinler şehirden doğar ve büyük medeniyetler şehirde inşa edilir.

Onur Ömer Düzgün
Onur Ömer Düzgün

Her insan farklı masal kahramanlarını yansıtır günlük hayatında. Kimisi “Kibritçi Kız” oluverir ve elinde kalan tek umuda bağlar hayallerini. Ne zaman kibriti tükense gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalır. Hepimiz aramızda birçok “Pinokyo’nun” yaşadığını biliriz -burnu uzamayanlarından-. Bir mucize olsa da şu olsa dediğimiz anlarda düşleriz “Alâeddin’in

Sihirli Lambası’na sahip olmayı. Doğru söyleyip dokuzuncu köyden de kovulunca “Çirkin Ördek Yavrusu” gibi hissederiz. Sözünü tutmayanlarla karşılaştığımızda “Rumplestilskin” gelmez mi aklımıza? Ya “Alice” gibi kendi dünyamızı hayal etmemiz?
Her insan farklı masal kahramanlarını yansıtsa da günlük hayatta, ne hikâyelerimizin mutlu sonla bitme

garantisi vardır, ne de gökten üç elma düşer. Kimisi “sonsuza kadar mutlu yaşar”, kimisi ise hayatının geri kalanını dünyayı korumaya adar.