Kadî Abdülcebbâr
Kadî Abdülcebbâr

Hz. Osman göçüp gittikten sonra Mısırlılar Ali’ye (r.a.) geldiler ve ona, “Uzat elini, sana bîat edelim.” dediler. Ali de, “Bu, sizin işiniz değildir. Bu, muhâcirler ve ensârın işidir. Onlar kimi emîr seçerlerse, o kişi emîr olur.” dedi. Dikkat et! Hz. Ali, bunun müslümanların işi ve seçimle olduğunu ne kadar sık söylüyor! Mısırlılar yanından ayrıldıktan

sonra, muhâcirler ve ensâr kendisine geldiler ve ona, “Uzat elini, sana bîat edelim.” dediler. Hz. Ali (r.a.) onlara şöyle dedi: “Benden başka birini seçin. Siz de ona bîat edin, ben de ona bîat edeyim. Benim size vezîr olmam, emîr olmamdan daha hayırlıdır.” Böylece Hz. Ali, onları kendisinden uzaklaştırdı. Fakat tekrar ona geldiler. Bunun üzerine Hz. Ali onlara

şunları söyledi: “ Ömer, mübârek bir adamdı. O, bu işi şûrâya bırakmıştı.” Onlar, “Sen de şûrâdansın. Biz seni seçtik.” dediler. Hz. Ali, “Benden başka birini seçin.” dedi ve onları uzaklaştırdı. Ama onlar yine geri geldiler. Hz. Ali, “Biliniz ki hilâfete seçtiğiniz kimseye en fazla kulak vereniniz ve ona en fazla itaat edeniniz ben olacağım.” Onlar

“Biz seni seçtik.” dediler. Hz. Ali, onları uzaklaştırdıktan sonra Talha ve ez-Zübeyr’e gitti. Onlara durumu arz etti ve “İkinizden kim isterse, ona bîat edeyim.” dedi. O ikisi, “Hayır! İnsanlar seni seçti.” dediler. İnsanlar, Hz. Ali’ye gidip geldiler, o ise diretiyor ve “Benden başka birini seçin.” diyordu. Deniliyor ki: “Onlar, Hz. Osman’ın vefatından

sonra sekiz gün ihtilâf ettiler.” Bazıları bunun [bir]148 gün olduğunu söylüyor. Hz. Ali hâlâ, “Benden başka birini seçin. Ben de ona bîat edeyim, siz de ona bîat edin.” diyordu.
[788] Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman vefat etmişler ve ortada bir sultan ve halife yoktu. Hani, iddia ettiğiniz şey nerede? Sonra insanlar kendisine gelip ısrar ettikleri zaman Hz.

Ali, hamd, senâ ve salâttan sonra şunları söyledi: “Ey insanlar! Bu işe en layık olan kişi, onların en kuvvetli olanı ve Allah’tan en çok korkanlarıdır. Muhâcirler ve ensârın rızâsı olmadan, bu iş helâl olmaz. Onlar razı oldukları zaman, tercih hakkı kalmaz. Eğer birisi buna karşı çıkarsa, tevbe etmesi istenir. Eğer diretirse, Allah’ın emrine gelinceye kadar

kendisiyle savaşılır.” [789] İmâmetin seçimle olduğu ve bu seçimin muhâcirler ve ensâra ait olduğu hususundaki şu beyan ve açıklamaya bak! Onlar, “Allah’ın Kitâb’ı ve Resûlullah’ın sünneti üzere sana bîat edelim. Eğer bunu yerine getirmezsen, sana bîat yoktur.” Hz. Ali, “Evet!” dedi.