Halil Cibran
Halil Cibran

Çoğu zaman, biz Hayatı acılı adlarla nitelendiririz, ama yalnızca biz kendimiz acılı ve karamsar olduğumuzda yaparız bunu. Boş ve yararsız gelir bize Hayat, ama yalnızca ruhumuz yıkıntılar arasında başıboş dolaşıp durduğunda ve kalbimiz benliğimize karşı aşırı bir ilgiden sarhoş olduğunda.

Fuat Sezgin
Fuat Sezgin

Bilimler alanında bir gelişim kanunu ile ilgili net bir anlayış, kaynakları gizlememek bir yana, adeta aşırı hassasiyetle tam olarak alıntılama alışkanlığı, adil bir eleştiri etiği, deneyin bilimsel çalışmalarda kullanılan bir yardımcı araç olarak kullanılması, bilimsel terminolojiler yaratma ve olanı genişletme çabası, teori ile pratik arasında denge prensibine

riayet ve İslam döneminde doğan rasathaneler yardımıyla uzun yıllar süren astronomik gözlem-bütün bunlar, Arap-İslam kültür dünyasındaki bilginliğin karakteristik özellikleriydi

Nikos Kazancakis
Nikos Kazancakis

Yanımda bulunmadığın, yüzümün nasıl bir biçim aldığını görmediğin ve böylece ben de, aşırı duyarlı ve gülünç görünme tehlikesiyle karşı karşıya bulunmadığım şu anda, seni çok sevdiğimi söyleyebilirim.

Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski

"Mesela ben !
Onuruma aşırı düşkünüm. Bir kambur ya da bir cüce kadar kuşkucu ve alınganım..."

Wayne K. Hoy
Wayne K. Hoy

Kurallar ve cezalar yaygın olduğunda astlar, aşırı yasallaşmış tutum benimseyebilir. Bir bireye makul bir görevi neden yapmadığı sorulduğunda, basmakalıp cevabı, "bunu yapmamı gerektiren bir kural yok" olabilir.

Mustafa Gedik
Mustafa Gedik

Bence çocuk yapmak çok kompleks bir iş. İş diyorum çünkü çocuk yapmak, büyütmek, yetiştirmek bildiğin bir meslek gibi. Aşırı derecede özveri gerektiren bir meslek.

Ulkar Gulmammadzada
Ulkar Gulmammadzada

Sürekli başkalarının ilgi odağı olma isteği, diğerlerinden kendisini üstün görmek, başkaları tarafından beğenilme ve onaylanma beklentisinde olmak, kendisini fiziksel ve ruhsal yönden aşırı derece beğenmek ve başkalarının iltifatlarına ihtiyaç duymak narsisistik kişilerin özellikleridir. Bu özelliklere yani sürekli beğeni, ilgi, onaylanma beklentisine sahip olan

şahıslar sıklıkla hayal kırıklığına uğramaktadır ve bu kişilerin benlik saygısı dış çevreden gelen olumlu tepkilerle beslendiği için eleştiriye de tahammülleri yoktur

Abdurrahman Yusuf b. El Licai
Abdurrahman Yusuf b. El Licai

“De ki :” Ey kendilerine kötülük ederek aşırı giden kullarım ! Allah’ın rahmetinden umudunuzu kesmeyin . Doğrusu Allah günahların hepsini bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır , merhametlidir . (Zümer Sûresi,39/53). buyurmuştur.

Sabri Sümer
Sabri Sümer

Kalkerli topraklardaki bilhassa saf kayın meşçereleri gezmek için çok iyi sahalardır.Meşe muhtemelen iyi değildir fakat söğüdün ve kızılağacın bulunduğu sahalar birçok nadir mantarı barındırır. Ağaçlık kenarları, patika kenarları veya açıklıklar, ekseriyetle ağaçlıkların derinliklerinden, mantar aramak bakımından daha verimli sahalardır.Küçük bir ağaçlık

geniş orman meşçerelerinden daha vaad edici olabilir. Çürümüş ve yanmış odun çok uygun ortamlardır, çünkü bunlar kuru şartlarda bile mantar gelişmesi için lüzumlu rutubeti üzerlerinde tutarlar. Tepe halindeki otlaklar, içinde kum tepeleri bulunan çayırlıklar çok iyidir,fakat şüphesiz ki böyle yerler, mantar gelişmesi için teşvik edici şartlar hasıl etmek

bakımından, rutubet ve sıcaklık değişmelerinin daha az aşırı olduğu ağaçlık bölgelerden, çok daha fazla hava hallerine bağımlıdır. Uzun süren sis ve yağmurlu hava, çayırlıklarda gelişen mantarları teşvik eder. Ağaçlıktaki ve tarladaki gübre yığınları geçici ortamlar olmalarına rağmen çok iyidir. Birçok mantar türü gübre yığınlarında üzerinde veya

insanların yetişme muhitlerini rahatsız ettikleri yörelerde gelişirler.

Abdullah Erol
Abdullah Erol

Alman kökenli Friedrich, temsili demokrasiyi destekleyen aynı zamanda sistemin totalitarizme dönme eğilimine -ki buna modem devletin karakteristik yapısı diyebilirizdikkat çeken bunun içinde hukukun üstünlüğüne ve doğrudan demokrasinin sıkıntılarının görülmesi gerektiğini vurgulayan bir düşünürdür. Friedrich bu bağlamda totaliter sisteme dönebilecek bütün

uygulamalara karşı bir duruş sergiler. Onun için bütün totaliter biçimlere karşı şiddetli bir şekilde tartışmalar geliştirir. Aslında tam da modern devletin buna meyilli olduğunu gören Friedrich Batılı sanayileşmiş ülkelerde liberal demokrasinin potansiyel aşırılıklarının da totaliter sonuçlar doğuracağından dem vurur. Birey özgürlüğü etrafında şekillenmiş

olan Batı siyasal yapısının birey özgürlüğü talebini aşırı ve en üst düzeye çıkarmasının siyasi toplumun reddi anlamına geleceğini söyler.