Devrimci teori olmadan devrimci pratik olmaz.
...bugün ellerinde devlet otoritesini tutan kişiler, işçilerin can düşmanlarından başkası değiller. Ellerindeki iktidarı, kapitalistlerin çıkarlarını korumak ve işçilerin haklarını 'devlet otoritesiyle' bastırmaktan başka bir şey için kullanmıyorlar.
Hayatlarında bir kez olsun işçiler gibi alın teri dökmemiş zalimler!
Bugün, yani 1 Mayıs'ta, işçi mahallelerinde, polisin halk düşmanına dönüştüğünü görmeyen kalmamıştı.
Hiçbir şey anlamıyordu. İnsanlar nasıl oluyor da hiçbir şey olmamış gibi yürümeye devam ediyorlardı?
Ah, gerçekten de sefil bir hayattı bu!
Çalış, ye, iç, uyu.
Bundan böyle hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
"Uyan artık, uykudan uyan, uyan esirler dünyası ... "
"Albayım, bugün işçiler asla ne huzuru bozdu ne de kendiliğinden polise saldırdı. İşçilerin kırk yıldır yaptığı gibi, 1Mayıs'ta yürüme hakkımızı kullandık sadece. Bu kadar! Bugün işçiler polise karşı hiçbir düşmanca eylemde bulunmadılar! Ama işçilerin sabrının da bir sınırı olduğunu anladınız sanırım!"
"Uyan artık, uykudan uyan, uyan esirler dünyası..."
