İnsan kendi nefsine kölelik yaparken dışarıya karşı eşkiya kesilir.
Nefsi tarafından istismara uğrayıp köleleşen insanlar yanlarında aynı tip insanların olmasını isterler.
"Cinsiyetçi bir eğitim yerine eşitlikçi bir eğitim benimsenmelidir."
İstismar, ihmal tarlasında çıkan ayrık otlarına benzer.
"Diğer bir sorunsa Türk dizileridir.Türk toplumu olarak dizileri hayatımızın bir parçası haline getirdik adeta dizilere bağımlı şekilde yaşıyor ve dizilerden oldukça etkileniyoruz.Son dönemlerde de şiddet olaylarının artmasıyla yayınlanan yeni dizilerde tecavüz, şiddet konuları işlenmeye başladı.Bu durum tecavüz, şiddet olaylarını normalleştiriyor ve gücünü
göstermeye, egemenliğini kurmaya çalışan egolu bir bireye malzeme veriyor.Yolunu gösterip, örnek oluyor. Bu senaryolarını yazan senaristlerin de izleyecek olan toplumun da eğitilmesi gerekiyor...
çocuk; dengesiz, düşmanca davranan yetişkinin değerlerini benimser. bu şekilde özellikleri belirleyen çocuklar, şiddet eylemini hak ettiklerini düşünmeye başlarlar. ebeveyn olduklarında da kendi çocuklarını disiplini hak eden, kötü varlıklar olarak görmeye başlarlar. böylece şiddet, şiddeti doğurmaktadır.
fiziksel ceza; ifade edilmek istenilen dürtülerin bastırılmasına neden olmaktadır. eğer çocuk bir kez dürtülerini açıkça ifade ettiği için cezalandırılmışsa, ondan sonraki yaşamında ifade edemediği, yalnızca düşündüğü dürtüleri ile suçluluk duygusu yaşayacaktır. bu durum da çocuğu, bu suçluluk duygularını çözümleyebilmek için cezalandırılmayı istemeye,
aramaya yöneltecektir. böylece cezalandırılma gereksinimini karşılayabilmek için çocuk kasıtlı olarak yanlış davranışlar arayışı içinde olacaktır.
"Farabi'nin dediği gibi "siyaset, halka erdemleri kazandırma sanatıdır" özelliğinden çıkıp da halkı ayrıştırmanın ardından, kendi grubunu tutup diğerini ezmeye, sömürmeye, zulmetmeye varınca, istismar başlamış, siyaset siyaset olmaktan çıkıp istismara dönümüş demektir.Bir toplumun siyasetini yürütenler, toplumun bir grubunu veya gruplarını köleleştiriyorsa,
istismar zirveye doğru tırmanıyor demektir."
"Kadın sünnetinin bilinen herhangi bir yararı yoktur.Aksine, her şeyden önce ağrılı ve travmatik bir işlemdir, ayrıca küçük kız çocuklarının cinsel organları gelişimini tam olarak tamamlamadığından kadın cinselliğine büyük bir oranda zarar vermektedir(Abu Daia, 2000).Bu işlem kadınların sağlık, mahremiyet ve fiziksel bütünlük haklarını ihlal etmektir."
"Çocuğa yöneltilen şiddet aslında doyumsuz bir yaşamdan kaynaklanan gerginliğin tepkisel olarak ortya konması olmaktadır.Çocuklar bu durumda karşı koyamayacak kadar güçsüz ve en kolay hedef durumundadırlar."