![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-marius-venter-165.png)
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-marius-venter-165.png)
“Erkekler hep hükümete çatarlar, kadınlar ise her zaman eski hamam eski tas olduğunu söylerler.”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-riccardo-bresciani-307.png)
“Bir yerde biraz mutluluk görmesinler, hemen içeri sızıverirler, elindekini alıp götürmeyi başaramazlarsa hiç olmazsa kirletirler.”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-simon-migaj-747.png)
“Korkuyla kendi kendini sorguladı: Bir kez bu çok değer verdiği sessizliğe kavuştuktan sonra acaba her şey daha mı iyi olacaktı? Değişecek miydi? Özlediği sessizlik birden kafasında büyüyüp bir hayalet gibi belirginleşti ve çok geçmeden yine derin bir sessizliğe dönüştü. Çevresinde milyonlarca kilometrelik bir hiçlik vardı.”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-leonie-fahjen-928.png)
“Bir hayvanın başına gelen bela ille de bir insanınkiyle karşılaştırmaya ne gerek var? Deli misin nesin? Bir ihtiyar ezilmiş olsaydı, çok şükür genç biri değildi, ezilen genç bir adam olsaydı, iyi ki okul gezisine çıkmış bir çocuk değildi mi diyecektin? Ne biçim mantık bu? Yol üstünde yaşamını yetiren canlı bir varlık var ortada, eğer içine dokunmuyorsa, acıma
duygusundan yoksunsun demektir...”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-riccardo-bresciani-307.png)
“Belki de salt doğmamış bebeklerin ruhlarıydı gerçek melekler, tıpkı parkın üstündeki gökyüzünü silip süpüren ve onun terini kurutan serin rüzgâr gibi.”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-leonie-fahjen-928.png)
“Ölmüşler ne sıcağı, ne soğuğu duyarlardı, soyutlanmış ve kusursuzdular, ona ne gereksinimleri vardı?”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-marius-venter-165.png)
“Luisa, hiç hak etmeyen yabancılara armağan edilen bu gülümsemesini sokağa atılmış sayardı.”
![Claudio Piersanti](images/avatarlar/pexels-simon-migaj-747.png)
"Gece;rüzgarların estiği,uyuyan,koca bir kenttir...."