Mehmet Akif Ersoy'un en meşhur şiiri hiç şüphesiz İstiklal Marşı'dır.
Bütün şiirlerini Safahat'ta topladığı halde İstiklal Marşı'nı niçin bu kitaba almadığını soranlara Akif şu karşılığı verir.
- O, benim değil, bütün Türk milletinindir.
Ahmed Hamdi Tanpınar bir gün Yahya Kemal'e sorar:
- Üstad, biz Viyana kapılarına kadar nasıl gitmiştik?
İşte Yahya Kemal'in enteresan cevabı:
- Pilav yiyerek ve Mesnevi okuyarak.
Müslüman, ölüm korkusunu aşmış, ecele ve kadere karşı isyan hissini yatıştırmış insandır ve o noktada trajik olmaktan kurtulur.
Fatih sultan Mehmet çocukluğunda biraz yaramazlık yapınca babası II. Murad:
- Ne kadar yaramaz çocuksun, senden adam olmaz diye çıkışır.
O esnada II. Murad'ın yanında olan Akşemseddin hazretleri:
- Peder ne der, kader ne der!..diye söylenir.
Ciddi görünme endişesi ve gülünç görünme korkusu, çoğumuzu bir hayat boyunca idare eder durur. Ne var ki ancak büyük karakterler, gülünç duruma düşme endişesine kapılmaksızın kendilerini ifade etmekte hiç bir engel tanımazlar.
Üstad Necip Fazıl Kısakürek, bir gün konferans verirken salonda bulunanlardan birisi kürsüye salatalık fırlatır.
Salatalığı eline alan Necip Fazıl salondakilere dönerek:
- Birisi kimliğini göndermiş, kiminse gelsin alsın!
Seyyid Ahmed Arvasi Hoca:
- Devlet Ana romanı hakkında ne düşünüyorsunuz? diye soran birine şöyle cevap verir:
- Tarih, bir gün hepsinin hakkını teslim eder. Bizde devlet "ana" olamaz; "baba"dır. Vatan da "baba" olamaz, çünkü o da "ana"dır.
