Ne çok yıldız
Tuzdan heykeller.
Hamağa uzanmış ay ışığı.
Yağmur öğlesi
batıkların gölgesi büyütmüş
şu kuşları nereye koymalı?
yağmurun yanına,eğreti..
Kuru bellek
gökte gökyüzü yok
denizin önünü süpürüyor adam
içinden kovarmışçasına belleğin arısını
Kül ve acı
" ev yoktur dönmek için de,kalmak için de"-Adorno
“çok uzun sürdü bu yıl kış, yoruldu sözcüklerim’’
evren sesse,gizemdir çığlığı
uzun bir yolu suluyor senin sesin
bir gök bir sandala inip kalkıyor.
hiçlik senin sesin varlık ve yokluk
denize bakıyoruz
çıplak bir yılan
sabrıyla oynuyor ada toprağının.
"uzun bir yolu suluyor senin sesin
bir gök bir sandala inip kalkıyor."
"bir kez fısıldadın,
“seni seviyorum”
yürüdü çocuklar sesinin yanı sıra."
bu akşamüstleri yoruyor
düşünür buluyorum her şeyde
dağınık denizi
seninle göğe bakan sular gibiyiz
saydam bir iskele,
ahşap bir mum.
ikimiz
bir tebessümün güncesi.
yalnızlık ateşte kül
