Kır oğul zinciri; hür gez, hür konuş, yok mu altından gümüşten bir kurtuluş?
kaçıyorum senden, senden uzakta açayım diye
arzu şehrinin yolunu
ve şehrin derinliklerinde ...
düş sarayının ağır, altından kilidini
senden sonra oyun yerimiz olan
masaların altından
masaların ardına
masaların ardından
masaların üstüne vardık
ve masaların üstünde oynadık
ve yitirdik, senin rengini, ey yedi yaş
senden sonra biz ihanet ettik birbirimize
senden sonra biz bütün yadigarları
kurşunlarla ve saçılmış kan damlalarıyla sildik
.
Karşısında tek kelime edemiyorum. Hart diye dilime bir asma kilit geçirip çenemin altından kilitliyorlar sanki. Damarlarımda fokur fokur kaynar katran dolaşıyor. Hafızam, zekam, bilincim sıfırlanıyor. Adımı sorsa, verecek cevabım yok.
.
Kalabalık kentlerin içinde beni, yarım bir nefesle koyduğun gündem beridir; oksijenin tadına doyduğumu hatırlamıyorum. Gülüşün bir yüzün altından ikinci bir kişiyle sevişmeyeli senler oldu. Seneler olmuş anlıyormusun? Ölü bir ırmak gibi akıp gitmiş onca zaman. Sabahın körü, gecenin dibi, bizsiz geçmiş yani.
Zaman hiç geçmiyor... Kafamı yorganın altından çıkaramıyorum. Çıkarırsam düşlerim yok oluyorlar.
Kafamı yorganın altından çıkaramıyorum. Çıkarırsam düşlerim yok oluyorlar.
Baskı altından kurtulan aşağılık bir insan, bu sefer kendisi başkasını ezmeye çalışır.
Şimdi...benim gibi yorgun düşer yarın
Benliğimde bitkinlik başlar
İçimde ve düşlerimde
Ayaklarımın altından bir dünya kayar.